Lozan tasfiye edilmeden çözüm de mümkün değil

> Güncel 10 Kasım 2013 15:17

Yazar Şehmuz Ülek, Kürtlerin parçalanmışlık ve bölünmüşlüğünden kaynaklı doğan "Kürdistan sorunu"nun Lozan tasfiye edilmesiyle çözüme kavuşabileceğini söyledi.

Açık Toplum Vakfı, Friedrich Ebert Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği ve Chrest Vakfı desteğiyle, Ortadoğu Barış Araştırmaları Merkezi tarafından düzenlenen "Kürtler Barış, Demokrasi ve Çözüm Modellerini Tartışıyor" konulu konferans ikinci gün oturumu ile devam etti. Konferansın ikinci gün oturumuna çok sayıda Ortadoğu uzmanı ve kurum temsilcisinin yanı sıra, KDP Dış İlişkiler Ofisi Başkanı Hemin Hewrami, KYB Parti Sözcüsü Azad Jundiyani, IMPR Direktörü Aziz Barzani ve çok sayıda konuk katıldı. IMPR Direktörü Aziz Barzani ikinci gün oturumunun daha detaylı olduğunu belirterek, "Rojava Kürdistanı'nda önemli şeyler oluyor. Oradaki gelişmeler Türkiye'yi de etkiliyor ondan dolayı onların konuşmasını önemli buluyoruz" dedi. Oturumda ilk konuşmayı yapan Suriyeli gazeteci Barzan İso, Rojava'dan geçişlerin çok zor olduğunu belirterek, sınırlardan birçok şeyin geçişine izin verilmediğini kaydetti.

PYD'siz Suriye değerlendirmeleri

İso, Til Koçer bölgesinin şiddetli savaştan sonra YPG'nin eline geçtiğini belirterek, "Oradan YPG'ye yönelik şiddetli saldırılar oluyordu. Oranın da Kabil gibi olacağını zannediyorlardı. Tıl Koçer'den Serêkaniyê bölgesine kadar uzanan hattan El Kaide grupları çöle doğru uzanmaktaydılar" diye konuştu. İso, Rojava'ya dönük ambargolardan bahsederek, orada bulunan Kürtlerin bundan dolayı kendi başlarının çaresine bakmaya başladığını söyledi. İso'nun ardından ise insan hakları savunucusu Redif Mustafa konuştu. Mustafa, Esad döneminde Suriye'de bulunan Kürtlerin bütün haklarından yoksun olduğunu ve Kürtlere yönelik şovenist projelerin uygulandığını hatırlattı. Mustafa şunları aktardı: "Suriye rejimi sürekli etnik unsurları birbirine kırdırmaya çalıştı. Onların istediği burada bulunan grupları birbirine karşı savaştırmaktır. Suriye'de savaşanlara bakalım. Bunların çoğu başka ülkelerden getirtiliyor ve oranın halkına karşı savaştırılıyorlar." Rojava'ya ilişkin konferansta birçok değerlendirme yapılırken, PYD temsilcilerinin konferansta bulunmaması dikkat çekti.

'Kürtler kendi dillerinden koptular

İnsan hakları savunucusu Sebih Ataç ise, "Kürtler yoktur denildiği zaman birçok Kürt bu söylemlerden dolayı silahlarını alarak dağa yöneldiler. Ancak bugün bu farklılaştı. Bu meseleler siyasi bir meseledir. Kürtlerin devletleri yoktur, bunun sebebi de budur. Bundan dolayı bu mesele siyasidir. Bu siyasi mesele beraberinde başka şeyleri de getirdi" diye konuştu. Yazar Şehmuz Ülek ise, konferansı düzenleyenlerin internet sitesine çeviri kısmına ilişkin Soranice ve Kürtçe yazıldığını belirterek, "Bunu eleştiriyorum. Bunlar farklı şeyler değildir. Bizim kendi kurumlarımız bu şekilde dili ayrıştırmamalıdırlar" dedi.

Ülek: Sorunun adı Kürdistan sorunudur

Ülek, "Sorunun adı Kürdistan sorunudur. Benzer sorunlarda adlar bölgelerin adına göre veriliyor. Bu sorunda bu bölgenin adının olduğu bir sorundur. Şiddet hep gündeme gelmiştir. Şiddet sorunun nedeni değil sonucudur. Sorun Kürtlerin parçalanmışlık ve bölünmüşlük sorunudur. Lozan'ın yarattığı bir sorundur. Lozan tasfiye edilmeden çözüm de mümkün değildir. Sorun Türkiye, Irak ve İran gibi ülkelerin iç sorunu değildir. Bundan dolayı uluslararası bir sorun olduğu için bu şekilde çözülebilir. Sayın Öcalan, BDP'liler, Kandil'dekiler bayrak ile bir sorunlarının olmadığını söylerler. Açık söyleyeyim benim bunlarla sorunum var. Başta devlet ile sorunum var. Bayrağı ile sorunluyum. Yasadaki adı Türk bayrağıdır. Ordusu ile sorunum var. Kürtlerde askere alınıyor ama adı Türk Silahlı Kuvvetler'dir. Bu devlette her şey Türktür ve Kürde ait bir şey yoktur" diye konuştu.

Konferans konuşmalarla devam ediyor.