Bitlis'te Bir Hastaya Kalp Pili Takıldı

> Bitlis 11 Ekim 2013 22:23

Bitlis Devlet Hastanesi’nde görev yapan Kordiyoloji Uzmanı ve Başhekim Yardımcısı Yalçın Velibey, bir ilki gerçekleştirerek kalp krizi geçiren bir hastaya kalp pili taktıklarını söyledi.

Bu yıl temmuz ayında gece rahatsızlanarak hastaneye gelen ve kalbi duran Mehmet Ali Sayındı’ya kalp pili uygulaması yapıldı. Yalçın Velibey’e kontrole gelen 75 yaşındaki hasta Mehmet Ali Sayındı, hayatta kalmasını önce Allah’a sonrada doktora borçlu olduğunu ifade etti. Sayındı, “Ramazan ayında sahura kalkıp namaz kıldım. Göğsümde bir yanma oldu ve kollarımda uyuşma oldu. Çocuklarım beni doktora götürdü. Güroymak Devlet Hastanesi’nde birkaç tane dil altı verdiler bana daha sonra ben kendimden gittim. Bitlis Devlet Hastanesi’ne ve buradan da Batman’a anjiyo için gitmemden hiç haberim olmadı. Allah razı olsun Yalçın hocamız benimle çok mücadele etmiş, o olmasaydı ben şimdi hayatta değildim. Batman’da beni anjiyo eden doktora teşekkür etmeye gittiğim zaman o doktor teşekkürü kendisine değil de Bitlis’teki doktora etmemi istedi” diye konuştu.

Kardiyoloji Uzmanı ve Başhekim Yardımcısı Velibey ise, Bitlis Devlet Hastanesi Kardiyoloji Polikliniği’nde 3 kardiyolog olarak görev yaptıklarını ifade ederek, kliniklerinde vatandaşların ihtiyacı olan her türlü araç ve gerecin bulunduğunu belirtti. Bu yıl kendi alanlarında hastanede teşhis ve tedavi anlamında bazı ilkleri yapmaya çalıştıklarını söyleyen Velibey, “Temmuz ayında kalbi duran kalp krizi tanısıyla hastanemize başvuran hastamıza ilk defa geçici kalp pili taktık. Daha sonra hastamıza uygun olan müdahaleyi yaptıktan sonra anjiyo yapılan en yakın hastaneye sevk ettik. Hastamızın kalp krizine neden olan tıkalı damarı açıldı. Dolayısıyla hastamız şu anda hayattadır. Kalp pili uygun hastalarda hayat kurtarıcı bir ekipmandır. Bitlis Devlet Hastanesi’nde ilk defa bu uygulamayı yaptık. Hastamız 75 yaşında bir erkek hastaydı. Güroymak Devlet Hastanesi’nden bize sevk edilen hastamızın kalbi birkaç dakika sonra durdu. Hastamıza yaklaşık 30 dakika kalp masajı uyguladık. Ayrıca kalp pilinde fayda göreceği kanaatine vararak bu uygulamayı ilk defa olarak yaptık. Böylelikle kalbini çalışır duruma getirdikten sonra anjiyo için sevkini gerçekleştirdik” şeklinde konuştu.

Kalp pilinin kalp krizi geçiren her hastaya veya kalbi duran her hastaya takılamayacağını açıklayan Velibey, “Burada bir yanlış anlaşılmaya mahal vermeyelim, kalp pili gerekli teşhisler yapıldıktan sonra uyumlu hastalara takılır. Dolayısıyla hastalar da bundan büyük yarar görmektedirler. Hayat kurtarıcı öneme sahip bir pildir. Hastanemize bu geçici kalp pilimiz olduğu için bu tür hayati öneme sahip durumlarda biz rutin olan uygum durumlarda geçici kalp pilini takacağız. Elimizde bu ekipman olmasaydı hastamızı hayata döndürmemiz çok zor olacaktı. Bu ekipman aynı zamanda en yakın anjiyografi merkezine sevki için adeta bir köprü rolü oynadı” dedi.

Bitlis’te ilk defa ekokardiyografi işlemi teşhis yöntemi uygulamaya başlattıklarını da ifade eden Yalçın Velibey, “Bilindiği üzere Bitlis’te ve hastanemizde anjiyografi ünitesi bulunmamaktadır. Göğüs ağrısı ile acile ve bizlere başvuran hastalarımıza damar tıkanıklığı olup olmama ihtimalini belirlemek için bir sıra yöntemler kullanmaktayız. Ekokardiyografi işlemini kullanmaktayız. Göğüs ağrısı ile başvuran bir hastaya eğer uygun görürsek damar yolunda kalbini hızlandıracak ilaç verip yapay olarak kalbini hızlandırıyoruz. Kalbin hızlanma esnasında hastaya kalp ultrasyonu yapılmaktadır. Bu işlem yaklaşık 15-20 dakika sürmektedir. Bu esnada kalp ultrasyonunda kalbinde herhangi bir anormallik gelişip gelişmediği, kalp duvarlarında kasılma olup olmadığına ve hatta hastanın göğüs ağrısının olup olmadığına dikkat etmekteyiz. Bu testin şu şekilde bir avantajı vardır. Özellikle yaşlı hastalarda veya eforlu EKG yapamayan hastalarda kolaylıkla uygulanabilmektedir. Bu yöntem kansız bir yöntemdir. Bu yöntemin normal çıktığı durumda yapılan çalışmalarda iki yıl içinde testleri normal olan hastalarda iki yıl içinde kalp krizi riskinin yüzde 10’ların altında olduğu yönündedir. Dolayısıyla böyle bir hastada testinin normal olması biz doktorların içini rahatlatmaktadır. Bu nedenden dolayı hastanın gereksiz yere anjiyografiye sevki önlenmektedir” diye konuştu.