Yaban hayvanlar için jandarma ekipleri doğaya yem bıraktı Yaban hayvanlar için jandarma ekipleri doğaya yem bıraktı
TÜMSİAD Uluslararası Kobi Şurası ve TÜMEXPO Genel Ticaret Fuarı'nın açılış töreninde konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 12 Eylül askeri darbesinin yıldönümü nedeniyle askeri darbe, Suriye'deki gelişmeler ve Gezi Parkı eylemlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
'Darbe sebebiyle Türkiye ağır bedeller ödedi'
Türkiye'nin 12 Eylül askeri darbesi nedeniyle çok ağır bedeller ödediğini belirten Erdoğan, 'Sadece 12 Eylül günü ve sonrası değil, öncesinde de Türkiye birikimlerini heba etti. Türkiye asıl büyük bedeli 12 Eylül'den çok önce 27 Mayıs 1960 müdahalesinde ödemiştir. 27 Mayıs müdahalesinin karanlık bugüne kadar gitmemiştir. Açtığı yaralar iyileşmemiştir. 27 Mayıs'ın izleri silinmediği için 12 Eylül, 12 Mart, 28 Şubat olmuştur' dedi. 12 Eylül darbe dönemi hakkında gazete arşivlerinden araştırma yaptığını ifade eden Erdoğan, bugün atılan gazete manşetlerinin o dönem atılan manşetlerle benzer olduğunu savundu.
Erdoğan, 'Gazetelerin başlıklarına baktım, köşe yazılarına baktım. Aynı tıpatıp. Bugün o başlıkları atanlar sanki o sayfaları açmışlar oradan alıp yazmışlar. Bugün yaşananlarla o gün yaşananlar birbirine tıpatıp benziyor' diye konuştu.
'Suriye zaman kazanıyor'
Suriye'de yaşanan gelişmelere ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, Suriye'de çatışmaların başlamasından bu yana yaşamını yitiren insan sayısının 110 bine ulaştığını söyledi. Erdoğan, 'Bunlar kayıtlı, bir de bunun dışında kayıtsız 200 bin kişi var. Onunla birlikte 300 bini buluyor. 7 milyon insan evinden kaçtı. Şu anda bile her gün 100-150 kişinin hayatını kaybettiğini biliyoruz. Kimyasal silah kullanımıyla, harekat yapılacağı Türkiye'ye duyurulmuştu. Şam yönetiminin kimyasal silahları Rusya'ya verebileceği açıklamasıyla süreç farklı bir boyuta geldi. Bin 700 kişi kimyasal silahla öldürülüyor, 106 bin kişi diğer silahlarla öldürülüyor. 106 bin kişinin ölümü adeta unutturuluyor. Böyle bir cambazlık olur mu? Bu 106 bin insanın kayıp olan 200 bin insanın hesabını kim verecek? Bu vurdumduymazlığı ne zaman bırakacağız. Esed rejimi verdiği sözlerin hiçbirini tutmamış, daha fazla katliam için zaman kazanmıştır. Kimyasal silahlarla ilgili olarak da inanmıyoruz, güvenmiyoruz. Şam rejiminin buradaki, bu katliamı aynen devam edecektir' diye belirtti.
'Gezi'nin arkasında CHP var'
Konuşmasında Gezi direnişi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, Gezi olaylarının arkasında CHP'nin olduğunu iddia etti. Erdoğan, 'Şu anda Türkiye'de Gezi olaylarının arkasında da diğer olayların arkasında da CHP yatmaktadır. Sandıktan çıkamayacağını anlayanlar, artık kendilerinin çıkabileceği yolun sokaklar ve caddelerdeki eylemler olduğunu çok açık ortaya koydu. Fazla değil 6 ay kaldı, sandık önüne geliyor. Biz sandığı kaçıran ülkelerden değiliz, biz sandığı seve seve milletin önüne getirenlerdeniz' dedi.
Konuşmasında hazırladıkları 'Demokrasi paketi'ne de değinen Erdoğan, paketin son birkaç maddesi hakkındaki tartışmalarını da bitirdikten sonra paketi önümüzdeki hafta düzenleyecekleri bir basın toplantısı ile kamuoyuyla paylaşacaklarını söyledi.
Türkiye'de 'diktatörlük var' ifadelerini de eleştiren Erdoğan, Türkiye'de özgürlüklerin kullanılabildiğini ileri sürdü. Erdoğan, 'Diktatörün olduğu ülkede diktatörün aleyhine gazete çıkaran gördün mü? Sen bu ülkenin Başbakanı'na istediğin gibi küfredeceksin, sonra utanmadan köşende diktatör diyeceksin' ifadelerini kullandı.