Semineri Eğitimci Hamza ÖZDEMİR sundu.İbrahim AYKAN tarafından okunan Kuran'ı kerim ve mealiyle seminer başladı.
Hamza ÖZDEMİR'İN Konuşma Özeti:
Tevhid mücadelesi Hz. Adem'le başlayan ve kıyamete kadar sürecek bir mücadele biçimidir. Bu mücadeleyi kabul edenlere Rabbimiz mümin ismi vermekte,tevhid mücadelesini kabul eden müminlerin peygamberlerin davasını taşıyıcıları olduğunu görmekteyiz. Her peygamber kendi toplumunu şirkten arındırmak ve tevhidle buluşturmak mücadelesini vermiştir. Dini Allah'a has kılmak için durmadan çalıştıklarını ifade etti.
ÖZDEMİR, İslam'ın temel amacı insanı fıtratıyla buluşturmak olmuştur. Allah her insanı İslam fıtratı üzere yaratmıştır. Bu fıtrat temizdir. Önemli olan bu fıtratı vahiyle buluşturmak, temiz olan fıtratın kirlenmesini engellemek olmaktır. İşte bu noktada tüm Müslümanların pasiflikten kurtulup aktif duruma geçmeleri gerekiyor. Zihin ve kalp dünyalarını mücadelenin kilometre taşları olan İslami kavramlarla donatıp yola çıkmaları lazım. Bu kavramlardan bir tanesi de Hicrettir. Hicret,bir toplum ve bir gelecek nasıl inşa edeceği belirten bir kavram olduğunu söyledi.
ÖZDEMİR, Hicret; kişinin başkasını dille, kalbiyle ve davranışıyla terk etmek anlamına gelir. Kavram olarak ta 622 yılında peygamberin Mekke'den, Medine'ye göç etmesi anlamına geldiğini; Hz.Ömer zamanında bu göç hicri takvimin başlangıcı olarak kabul edilmiştir. Hicret hak ve batılı ayıran bir yürüyüştür dedi. Daha sonra, Hz.Peygamber yıllarca Mekke'de tevhidi mücadelede bulunmuş ve çok büyük sıkıntılara maruz kalmıştır. Ancak bütün baskı ve yıldırmalara karşı durmamış yoluna başı dik bir şekilde devam etmiştir. Sayı olarak az olmalarına karşı tüm baskılara ve zulümlere göğüs geldiklerini söyledi.
Ancak Mekke'de döneminde yaşanan baskılara tevhid ehli sabırla karşılık verilmiştir. Ayetler Müslümanlara sabır etmelerini ve davete devam etmelerini bildirmiştir. ''Habibim sen, sana yapılanlara güzel bir sabırla direniş göster ''denilmiştir dedi.Mekke dönemi boyunca azami sabır gösteren Müslümanlar daha sonra hicret ettiklerini, İslam'ın Mekke'de artık yaşanamaz bir hal alınca Medine'ye hicret edilmiştir. Tevhid mücadelesi Medine'de cevap bulunca Müslümanlar buraya hicret ettiklerini belirtti.
ÖZDEMİR, Allah, hicreti teşvik etmiş ve Müslümanların hicret etmelerini katında makbul bir amel olarak görmüştür. Medine'ye hicret eden Müslümanlar burada güçlenerek Allah yolunda cihad ettiklerini biliyoruz. Gelen cihad emirleri hicretten sonra indiğini biliyoruz. Dolaysıyla hicret bir medeniyetin temelini oluşturan bir eylem olduğunu söyleyebiliriz. Bu eylemden sonra Müslümanlar güçlenmiş yeni bir medeniyetin, yaşamın temelini attıklarını görüyoruz. Burada davet daha geniş alanlara ve toplumlara ulaştığını söyledi.
Hamza ÖZDEMİR, dolaysıyla hicret bir inkilab olduğunu görüyoruz. Eğer yaşadığımız ortamda Allah'ın dinini yaşamayacak bir duruma düşersek ,Allah bizlerden hicret etmemizi ister. Allah'ın arzı geniştir. Bu nedenle Allah'a karşı bahanemiz olmayacağını bilmemiz gerekiyor. Eğer zayıf ve güçsüz bırakılmışsak o zaman başka bir mekana hicret etmemiz gerekir. Önemli olan daveti sağlam mekanlara taşımak ve orada yaygınlaştırmaktır diyerek konuşmasını bitirdi.
Program Soruların cevaplandırılmasıyla sona erdi
