Bitlis’in düşman işgalinden kurtuluşunun 109. Yıl dönümü etkinlikleri çerçevesinde 5 gün boyunca yapılacak olan konserlere tepkiler giderek artıyor. Bir tepki de HÜDA PAR Bitlis İl Başkanı Cengiz Karakaya’dan geldi. Karakaya, tepkisinde evliyalar şehri Bitlis’in şarkılarla ve çılgınca eğlenerek değil, tekbir ve salavatlar eşliğinde kurtarıldığının altını çizdi.
“Bizler alternatif etkinlikler değil, asli etkinlikler düzenlemeliyiz.” diyen Karakaya tepkisini, şu ifadelerle dile getirdi:
“Her yıl olduğu gibi bu yıl da 'Bitlis'in kurtuluş yıl dönümü' etkinlikleri düzenlenecek. Bilmeyen de ecdadımızın tekbirlerle, salavatlarla, açlıkla, yoklukla, meşakkatle ve şehadetle değil; şarkılarla, türkülerle ve çılgınca(!) eğlenerek(!) bu memleketi düşman işgalinden kurtardığını zanneder.
Bununla alakalı iki hususu belirtmek isterim.
1-Her yıl sadece bir veya iki STK dışında hiç kimse 'açıktan' bu etkinliğe tepkisini göstermemektedir. Başta il müftülüğü olmak üzere; sendikalar, medreseler, cemaatler, kanaat önderleri ve STK'lar bu tür ifsat ve israf dolu etkinliklere seslerini yükseltmeli değiller mi?
Öyle ya! Memleketimizin maddi ve manevi faydasına olacaksa, gelin hep beraber biz de bu etkinliklere katılalım ve katkı sunalım. Yok, eğer değilse ki değil, nedendir bu suskunluğumuz, bu sessizliğimiz? Neden...
Bizler alternatif etkinlikler değil, asli etkinlikler düzenlemeliyiz.
Bu yukarıda saydığım kurum, kuruluş ve şahıslar, acilen 'Bitlis'in düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümü' etkinliklerini asıl amacına uygun olarak ihya etme programları tertiplemeliler.
Bu amaçla kıymetli alim, akademisyen ve tarihçilerden destek talep etmeliler. Böylece bu yapılan sözüm ona 'etkinliklerin' Bitlis'imizin kurtuluşuyla alakasının olmadığını ortaya koymalılar.
Bir kaç kelam da bu etkinliği düzenleyenlere olsun. Yaptığınız bu etkinliğin gelecek kuşaklara hiç bir fayda vermeyeceğini siz de iyi biliyorsunuz. Hangi amaçla bu etkinliği yaptığınızı bilmiyorum veya anlamıyorum. Fakat şunu biliyorum; 'ecdadımızın kemiklerini sızlatıyorsunuz.'
Bu tür ifsat ve israf dolu sözüm ona etkinliklere başka isimler bulun. Bitlis'imizin düşman işgalinden kurtuluşunu, düşmanlarımızın bize yönelik 'zihin işgaline' dönüştürmeyin.
Aksi halde gelecek nesiller sizi iyi anmayacaktır. Ahiret boyutunu saymıyorum bile...”