Bitlis Boto Aşireti Eğitim Yaşatma ve Kültür Derneği (BOTODER) adına açıklamalarda bulunan Dernek Başkanı Taner Alptekin, dizilerde yayınlanan aşiret film sahnelerinin günümüzdeki aşiretleri yansıtmadığına dikkat çekti.
Bu tarz dizilerin günümüz aşiretlerinin itibarsızlaştırdığını aktaran Alptekin, “Son yıllarda televizyon dizilerinde sıkça karşılaştığımız "aşiret" temsilleri, ne yazık ki toplumda yanlış bir algı oluşmasına sebep olmakta; gerçek aşiret yapılarının kültürel, toplumsal ve ahlaki derinliğini yansıtmaktan oldukça uzak kalmaktadır. Dizilerde genellikle aşiretler, silahlı çatışmalar, çıkar hesapları, feodal baskılar ve kadına yönelik olumsuz tutumlarla anılmakta; bu durum hem aşiret toplumlarının itibarsızlaştırılmasına hem de toplumsal hafızada olumsuz imgeler oluşmasına yol açmaktadır. Oysa ki, tarih boyunca aşiretler; adaletin, dayanışmanın, misafirperverliğin, sözün ve ahde vefanın merkezi olmuştur.” diye konuştu.
"Gerçek Aşiret Kültürü: Barış, Eğitim ve Değerler Üzerine Kuruludur"
“Aşiret yapısı, sadece bir soy bağı değil; aynı zamanda bir değerler manzumesidir.” Diyen Alptekin, şu ifadeleri kullandı:
“Boto Aşireti olarak bizler, geçmişimizden aldığımız güçle bugün eğitim, kültür, yardımlaşma ve toplumla bütünleşme üzerine çalışmalar yürütüyoruz. Aşiret yapısı, sadece bir soy bağı değil; aynı zamanda bir değerler manzumesidir. Bu değerler arasında büyüklerin sözüne hürmet, küçüklerin korunması, kadınların toplumdaki etkin rolü ve sorunların istişare ile çözülmesi temel yer tutar. Dizilerdeki senaryolar, reyting uğruna gerçeği saptırmakta; özellikle genç nesillerin, köklerine dair sağlıklı bir bilgiye ulaşmasını engellemektedir. Oysa bizler, Bitlis gibi kadim bir coğrafyada, yüzyıllardır süregelen birikimimizi geleceğe taşıma çabasındayız.”
"Medya Temsilcilerine Çağrımızdır"
Medya temsilcilerine de çağrıda bulunan Alptekin, aşiretlerin sorun üreten değil; sorun çözen, barış inşa eden ve toplumu ayakta tutan yapılar olduğunu söyledi.
Alptekin, “Senaristlere ve yapımcılara çağrımız şudur: Aşiretleri anlatırken, gerçeğin ve toplumun içinden konuşun. Yüzeysel ve dramatize edilmiş kurgular yerine, Anadolu’nun bağrındaki hikâyelere kulak verin. Aşiretler, sorun üreten değil; sorun çözen, barış inşa eden ve toplumu ayakta tutan yapılardır.
Biz Boto Aşireti Eğitim Yaşatma ve Kültür Derneği olarak, geçmişimizi yaşatırken geleceğimizi inşa etmek adına çalışmaya devam ediyoruz. Gerçek aşiret kültürünü tanıtmak, yozlaştırılmış algılara karşı durmak ve değerlerimizi korumak bizim hem hakkımız hem de sorumluluğumuzdur.” şeklinde konuştu.
