Adana MAZLUMDER olarak bu üzücü olayın bir an önce aydınlatılmasını, olayın faillerinin bir an önce ortaya çıkartılarak adalete teslim edilmesini kamu vicdanı adına talep ediyoruz.
Ölen hayatının baharındaki genç İbrahim Aras'a Allah'tan rahmet, acılı ailesine de sabır diliyoruz. Buna benzer olayların olmaması için her kesin ve tüm tarafların üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi, şiddet sarmalından bir an önce çıkılması, buna benzer olayların barış sürecine zarar vermemesini temenni etmekteyiz.
Bu ve buna benzer olaylarda güvenlik güçlerinin, geçmişte benzer ölümler yaşanmasına rağmen, bir türlü doğru müdahale yöntemleri geliştirememesi, bu acı olaylara sebep olmaya devam etmektedir. Güvenlik görevlilerine düşenin, daha insani yaklaşımlar sergilemek olduğunu ve gösterilere katılan çocuklar çevreyi rahatsız etseler bile onları eylemlere sürükleyen şeyin, çocukça bir heyecan olduğunu hesaba katmalarını belirtmek isteriz.
En baştan beri düşüncemiz, bu ve buna benzer olaylara çocukların katılımını engelleyecek devletin güvenlik birimleri dışındaki unsurlarının devrede olmasıdır. Çocuklara sokağın tek adres olmadığı, yakıp yıkmadan, taş atmadan, şiddet dışında da kendilerini ifade etme yöntemlerinin öğretilmesi gerekmektedir.
Olaylara çocukların karışması üzücüdür. Çocuk psikolojisi açısından bu çocuklar daha kendini gerçekleştirmemiş bireylerdir. Fikri olgunluğu olmayan bu çocukların birileri tarafından bu eylemlere sürüklenmekte oldukları kesindir.
Bu olayları tertip eden kimselere de seslenmek istiyoruz. Çocukları bu işlere karıştırmayın. Çocuklar üzerinden siyaset yapılmaması gerekir. Çocukların kendi davalarına kurban olmaları kutsanacak bir şey değildir. Siyasi olarak faaliyet gösteren kesimlerin; bu işleri tertip edenleri, çocukların olduğu gösterileri düzenleyenleri bu işlerden vaz geçirmesi için çaba göstermeye davet ediyoruz. Daha çok gencin ölmesi, polis şiddetine maruz kalması, tutuklanması, anaların ağlaması hangi davaya hizmet edebilir?
Çocukların daha iyi yetiştirilmesi için, adres olarak sokakların değil eğitim yuvalarının gösterilmesi, kültürlü bir birey olmanın öneminin anlatılması. Dağın adres olarak gösterilmesinden vaz geçilmesi, barış ortamının devamının kendi haklarını almada daha önemli bir yol olduğunun anlatılmasının gerekliliğine inanıyoruz.
