Beyhude, amaçsız ve istikametsiz gezen avare insanların yerli-yersiz bağrışlarını ve haykırışlarını hiç özler mi, insan? Gecenin derin sessizliğini bölen, belirsiz sesleri ve naraları bile özlüyorum.
Okula gitmeyi, öğretmenlerimi, arkadaşlarımı, okul bahçesinde koşmayı, oynamayı hatta yere düşmeyi bile özlüyorum.
Hele baharın bin bir çeşit rengârenk tomurcuk çiçeklerinin güneş ışınları ile kaynaşarak açılıp güle dönüşmelerini, çeşmelerin-derelerin akışını, baharı müjdeleyen kuşların cıvıl cıvıl ötüşlerini ve çiçekten çiçeğe konup uçuşan kelebekleri nasıl da özlüyorum.
Zaman zaman evimizin penceresinden dışarıyı izlerken, havalanıp masmavi gökyüzünde geometrik şekiller çizerek, özgürce kanatlarını çırpan kuşlara takılıp kalıyor gözlerim her defasında...
Makalenin devamı için tıklayın