Orhan GÖKTAŞ

Orhan Göktaş 1969 doğumlu olup Ahlat Doğumludur. Fırat Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi mezunu olduğunu dile getiren Göktaş, Adana'da metal teknolojisi öğretmenliği yapmaktadır. BİDER (Bitlisliler Eğitim ve Kültür Derneği) başkanıdır.

FUAT YILDIRIM OLAYI VE DİYANETİN SİYASETLE İMTİHANI

Gezi olaylarında en çok konuşulan konulardan biri de eylemcilerin Beşiktaş’taki Bezmi Alem Valide Sultan Camisine girdiği ve orada içki içtikleri haberleri idi. Basında cami içinde çekilmiş içki kutularının resimleri yer alıyordu ve Başbakan konuşmasında bu olaydan söz ediyordu.

A
a

İşte diyanetin imtihanı da burada başlıyor. Anadolu Ajansı 22 Kasımda olayın başkahramanı, olay sırasında ve devamında üç gün boyunca camide eylemciler ile birlikte olan kişi müezzin Fuat Yıldırım ile ilgili bir haber yayınladı.

http://www.aa.com.tr/tr/haberler/424566--muezzin-yildirim-gezide-yasadiklarini-anlatti

Haberde müezzin Fuat Yıldırım’ın Diyanete haksız yere sürgün edildiği için dava açtığı yazıyordu.

Önce Başak Şehir’in Kayabaşı köyüne, oradan da evine doksan km uzaklıktaki Kaya Şehir Hz Hüseyin Camiine sürgün edilmiş. Eşinin lösemi hastası olduğu basına yansıyınca Karaköy’deki Arap Camiini geçici görevle verilmiş müezzin.

Fuat Yıldırım olayı başından itibaren tüm ayrıntıları ile anlatıyor, ödül beklerken tenzili rütbe edilip sürgün yedim diyor.

Müezzin efendinin sürgün edilmesinin sebebi ne peki?

Camide içki içildi haberlerine ve Başbakanın bunu söylemesine rağmen olayın kahramanı olan müezzin soruşturma sırasında bunu kabul etmediği için. Ben camide içki içildiğini görmedim dediği için.

Linkini verdiğim haberde de okuyacağınız gibi müezzin, üç gün boyunca camide bir facia yaşanmasın diye ciddi bir mücadele verdiğini söylüyor.

Binlerce kişinin sığındığı ve sürekli yaralıların getirilip tedavi edildiği camiye molotof kokteyli ya da el bombası atılırsa bunun bir felaket olacağını düşündüm, ona göre davrandım ve kontrolsüz binlerce eylemciyi idare ettim diyor.

Hayatımı tehlikeye atarak oradan ayrılmadım, polise ve diğer yetkililere yaptığı yardım çağrılarına rağmen hiçbir yardım gelmedi diyor.

Caminin imamı da dahil herkesin kaçtığı bir yerde kahramanca bir duruş sergileyip olası bir madımak faciasını engellediğim halde cezalandırıldım diyor müezzin.

Niye?

“Ben bir din adamıyım nasıl yalan söylerim” dedi diye.

Kim tarafından?

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından.

Ödüllendirmesi gereken bir müezzine komik ve kendi misyonun yakışmayan “bizim görevimiz namaz kıldırmaktır, müezzin görevinin dışına çıkmıştır” gibi komik bir gerekçeyle cezalandırmıştır.

Bana göre bu olayda, diyanet siyasete alet edilmiş, imtihanı kaybetmiştir.

Vesselam


arşiv HABER ARŞİVİ
BİTLİS HABER13 YORUM KURALLARI
Haber İhbarı
Bitlis Nöbetçi Eczaneleri
Bu haber ilginizi çekebilir! Kapat


Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır. Siteadi harici linklerin sorumluluğunu almaz.