Ülfet eğitim ve kültür derneği tarafından düzenlenen “Şehadet Gecesi” programında konuşan Şehit Furkan’ın babası Ahmet Doğan, Beni ve salondaki birçok insanı ağlattı ve kendisi belki ağlamadı ama ağlamaklı ve hüzünlü bir sesle konuşuyordu. Sesi adeta lisanı hal ile içim kan ağlıyor ancak şehit babası olmamın verdiği güç ve onurla konuşuyorum diyordu. Ahmet Doğan uzun konuşmadı 15 dakikalık konuşmasında çok şey anlattı ben aklımda kalan ve beni etkileyen kısımlarını aktaracağım.

Şehidin babası şunları aktardı;

Çocuğa isim koyarken ismin kişiliğine sirayet ettiği unutulmamalı. Biz Furkan ismini koyarken babamızın dedemizin ismi olduğu için koymadık. Hak ve Batılı ayıran anlamında olduğu için koyduk Özellikle hanım kardeşlerime örnek olsun diye söylüyorum annesi Furkan’ı abdestsiz emzirmedi. Yasin suresini okuyarak emzirmeye özen gösterdi tıpkı Fatih Sultan Mehmet’in annesi gibi. Eşim araştırmış Fatih’in annesi de böyle yaparmış. Çocukların terbiyesini özellikle anneler verir. Ben kızlarımızın çalışmasına karşıyım çocuklarını yetiştirsinler. Üniversiteyi bitirince çalışmak zorunda değilsiniz. Öğrencilerim de sorduklarında siz eğitiminizi maaşlı bir işe girmek için değil çocuklarınıza aktarmak için yapın diyorum. Furkan’ı annesi ve ablası yetiştirdi.

Furkan helal ve harama çok dikkat ederdi. Çocukken dedesinin bile şekerliğinden ondan izinsiz şeker almazdı. Dedem olmadan alırsam haram olur derdi. Lisedeyken Kızların aşırı ilgisinden rahatsız olmuş, gittiği Anadolu lisesinden ayrılmak istemişti bize bile sebebini hayasından dolayı söylememişti sonradan öğrendik.

Oradan alıp özel bir okulun Fen lisesine tam burslu olarak yazdırdık çünkü çok başarılı bir öğrenciydi bu kez de benden oraya yemek parası vermemi istedi. Başkasının yemeğini yemek istemiyordu. O okulda oradaki çocuklara ders çalıştırıp, aldığı bursu helal ettirmek için yatılı kalıyordu.

Bağış konusunda hassastı yemez yedirir giymez giydirirdi. Biz giymediği veya küçülmüş elbiselerini verirken o yeni aldıklarını da veriyordu. Gemiye binmeden öncede böyle bir olay yaşadık, sorduğumda oğlum daha giymediğin elbiseleri niye veriyorsun diye. Eskileri vermek önemli değil, önemli olan yenileri vermektir demişti.

Namazlarını zamanında ve cemaatle kılardı. Ninesi sabah namazında camiye gittiği için oğlum gecenin karanlığında çıkıyorsun başına bişey gelecek diye korkuyorum dediğinde. Bişey olmaz olursa da Allah için olsun demişti.

Sürekli gittiği Cemiye Şehadetinden sonra “Mavi Marmara Şehidi Furkan Doğan Camimiz Cemaatinden idi” diye yazı asmışlardı.

Sizden ricam boykot meselesine dikkat edilmesidir. Marlboro, Cola ve Erikli gibi markaları gördüğüm zaman hangi camia olursa olsun oranın sorunlu olduğunu düşünüyorum.

Biz marka takıntısına karşıyız, alış verişte içeriğine menşeine bakarız, örneğin Erikli su Yahudi sermaye tarafından satın alınmış ve bu gizlenmiştir dikkat etmek gerekiyor.

Gazze’ye gittiğimde İsmail Heniye’ye de söyledim. Orada çok fazla kola tüketiliyor. Ben Türkiye’de bunlarla mücadele ediyoruz siz burada tüketiyorsunuz dedim. Ben döndükten sonra duyduğuma göre bir genelge yayınlamışlar kullanılmaması için.

Rabbim bizlere de şehadet şerbeti içmeyi nasip etsin….