Civar Köylerdeki Dramatik Olaylar:
Iğdır çevresindeki 14 köy halkı, Ermeni saldırılarından kaçarak Küllük Köyü'nde bir araya geldi. Ancak burada silahlı milisler tarafından silahsızlandırıldılar ve toplu bir şekilde öldürüldüler. Aynı kaderi paylaşan diğer köyler arasında Oba Köyü de bulunmaktadır. Güney Batı Kafkas Müslüman Merkez Komitesi Başkanı Dr. Esat Oktay'ın raporuna göre, 38 köy benzer olaylara maruz kalmıştır. Yerli Ermeniler, Erivan'da boşalan Türk köylerine göç ederken, Iğdır halkı zaman zaman terk ettikleri köylere geri dönme çabasındaydı. Bu süreçte, General Dro komutasındaki Ermeni birlikleriyle çatışmalar yaşandı ve Iğdır halkı İran'a kaçmaya başladı.
Iğdır'ın Kurtuluş Süreci:
Kurtuluş süreci, 1920 yılında Kâzım Karabekir komutasındaki Türk birliklerinin harekete geçmesiyle başladı. Sarıkamış, Kağızman, Kars ve Gümrü gibi önemli bölgeler ele geçirildi. Iğdır yöresindeki direnişi örgütlemesi için Yüzbaşı Ahmet Cengiz Bey görevlendirildi. Halk, Cengiz Bey etrafında toplandı ve Kerimbeyli Köyü'nde Cengiz Bey Şura Hükümeti'ni kurdu. Ayrıca, Karakoyunlu'da da silahlı kuvvetler oluşturuldu ve Melekli köyü savunulmaya başlandı.
1920 ilkbaharında Ermeni saldırıları arttı, ancak Iğdır halkı ve Türk kuvvetleri direnmeye devam etti. 19 Mart 1920'de General Dro komutasındaki Ermeni birlikleri Iğdır Ovası'na saldırdı, ancak Iğdır ve çevresindeki halkın direnişi sonucu geri püskürtüldüler. Ağrı Dağı'na sığınan halk, savunmaya elverişli bölgelerde mevzilendi.
Kâzım Karabekir komutasındaki Türk birlikleri, Ermenistan'la barış görüşmeleri başlattı ve 2 Aralık 1920'de Gümrü Antlaşması imzalandı. Ancak Ermenistan, Kızıl Ordu'nun denetimine girdi ve bu nedenle antlaşma onaylanamadı. Sonunda, 16 Mart 1921'de Moskova Antlaşması ve Kars Antlaşması ile Iğdır Türkiye'ye verildi.
Iğdır'ın kurtuluşu, Türk milleti için büyük bir zaferin simgesi haline gelmiş ve her yıl 14 Kasım tarihi Iğdır'da kurtuluşun yıldönümü olarak coşkuyla kutlanmaktadır.
Iğdır'ın bu tarihi dönemi, bölgenin zorlu geçmişi ve kahramanlık hikayeleriyle doludur, ve bu olaylar Iğdır'ın tarihini ve kimliğini şekillendirmiştir.