Losev

Hüseyin Olan: Bitlis Gibi Bir Yerde Kazanmak Kolay Olmadı

Videoyu Aç Hüseyin Olan: Bitlis Gibi Bir Yerde Kazanmak Kolay Olmadı
A
a

Hüseyin Olan: “Bitlis Gibi Bir Yerde Kazanmak Kolay Olmadı“ HDP 2014 yerel seçimlerinde büyük bir sürpriz yaparak ilk defa Bitlis Belediyesini kazandı.

Bitlis Belediyesi Eş Başkanı Hüseyin Olan belediyeyi aldıklarında bir çok sorunla karşılaştıklarını dile getirerek devlet kurumlarının kendilerine diğer belediyelere gösterdiği hassasiyetlerini kendilerine gösterilmediğini dile getirdi.
 
Bitlis Belediyesi Eş Başkanı Hüseyin Olan Bitlis’in ekonomik ve gelişme için 40 yıldır sürekli iktidardan yana tercihlerini yaptığını fakat bunun yerine getirilmediği gördükleri için kendilerini seçtiklerini belirtti. 40 yıl sonra ilk defa kendi düşüncelerine yakın bir partinin Bitlis Belediyesini kazandıklarını da ifade eden Olan, belediyeye karşı bir art niyet olduğunu ve İller Bankası ve devletin diğer kurumların kendilerine farklı davrandıklarını söyledi.

Hüseyin Olan ayrıca Abdullah Öcalan’ın çağrısına da değinerek PKK’nin silah bırakması için Kürt sorunun çözülmesi lazım dedi.

Bitlis Belediyesi ilk devraldığınızda hangi sıkıntılarla karşılaştınız? Bu sıkıntılar hala devam ediyor mu?

30 Mart’ta bir seçim yapıldı. Ve bu yerel seçimlerde ilk defa bizim partimizin hâkim olduğu bir yönetim şekli oluştu. Bitlis gibi bir yerde kazanmak kolay olmadı bu seçimi kazanmak tabi. Bitlis her anlamda yoksul bir kenttir geri kalmış bir kenttir.

Bitlis 40 yıldır sürekli iktidardan yana tercihini kurmuştur. İnsanlar da tercihlerini iktidardan yana kullanmasının en büyük nedenlerinden biri belki Bitlis’e bir yatırım yapılır, işsizlik sorunu çözülür, gelişme anlamında bir şeyler yapılması düşüncesidir. İnsanlar iktidarlardan yana olmanın pek avantaj getirmediğini, oyalandıklarını görüp bizi tercih etti. Biz Belediye’yi enkaz devraldık. 86 Milyon borcu olan bir belediye. Bunu nüfus oranına göre fazla bir borçtur. Bu borç belediyeyi tam bir çıkmaza sokmuştur. Geldiğimizde borçlanma dönemine baktık.

2009’da bizden önceki yönetim 18 milyon borçla devralmış. 2013’de 24-25 milyona yakın borç olmuş. Ancak son yılda o borç 40 milyona çıkmış ve bunun yanında 18 milyonluk minibüs hattıyla gayrı menkul satılmış. Ve dolayısıyla son bir yılda 33 milyonluk bir borç yükü var. Aynı zamanda 38 buçuk milyonlukla alt yapı için bir borç var. Biz gelmeden önce özelleşmiş tekel arazilerin belediyeye devri yapılmıştı. Bakanlar kurulunda yapılan bir kararla yine bu arsalar belediyenin haberi olmadan geri alındı. Bu büyük bir darbeydi. Bitlis gibi bir yerde 126 dönüm büyük bir arazi sayılır Bitlis için. Biz bu anlamda dava açtık. Şuanda davalık bir durumdayız. Belediyemize karşı bir art niyet var. İller Bankası ve devletin diğer kurumları bizlere farklı davranıyor. İnsanlar tedirgindir. Daha önce belediyeye yaklaşım tarzı bize karşı aynı değildir. Ama bizim içi problem değildir.

80 milyon borçla aldık dediniz. Siz de Mardin Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ahmet Türk gibi bu borçları reddetme düşünceniz var mı?

Ahmet Bey onu söyledi tabi. Bunları söylemek kolaydır ama gel gör ki borç kurumun borcudur. Siz kabul etseniz de etmeseniz de İller Bankası size gönderdiği ödenekten kesiyor. Diğer kurumlarımızın da borcu var. Elektrik borcuyla ilgili sıkıntı vardı. Elektrikler kesiliyor. Dolayısıyla dava açıldı. En son İller Bankası kredi verdi belediyelerin borçlarını kapatmaları için. Biz bu noktada davalar açtık.

Yaklaşık 1 yıldır görevdesiniz. Bitlis için hangi çalışmaları yaptınız?

Biz gelir gelmez bizden önceki dönemde 2012’nin sonunda su ve isale hattı ihalesi yapılmıştı. Onların dışındaki su altyapısına fazla dokunulmamış. Biz gelir gelmez firmalar bizden ihalenin iptalini istedi. Bizde böyle bir şansımızın olmadığını söyledik. Biz geçen yıl içerisinde altyapının %99’nu bitirdik. Çünkü büyük bir sıkıntı yaratıyordu şehrimiz için. Bitlis’te kanalizasyon hemen hemen yok derecede azdır. Suyun %60’ı burada kayboluyor. Bitlis’te kişi başına düşen su ihtiyacı 110 litre ama depolarımıza gelen kişi başına su miktarı 420 litredir. Ancak buna rağmen hem şehir şebekesinin eski olmasından dolayı suyun %60’ı kayboluyor. Biz de bu sene geri kalan kanalizasyon ve su şebekesini bitirip altyapı sorununu çözmüş oluruz.

“NİSAN AYINDA DOĞALGAZ ÇALIŞMASI BAŞLIYOR”

En büyük çalışmalardan biri de doğal gaz çalışmaları.

Bitlis’e doğalgaz ne zaman geliyor?

Bitlis’e doğal gaza inşallah nisan ayında başlatacağız. Doğalgaz çalışmaları çimento fabrikalarının bulunduğu yere kadar gelmiş. Erzurum üzerinden gelen doğalgaz boru hattıdır. Bu sene Nisan ayında başlayacak İlk etapta TOKİ bölgesi ve Hüsrev Paşa dediğimiz Beş Minare Mahallesi’nden Batarya kavşağına kadar bitirebilirsek getireceğiz. Bana söylediklerine göre bu 5 Minare ve Hüsrev Paşa mahallelerine doğalgazı getireceğiz. Bu sene doğalgazı insanlarımızla tanıştıracağız.

Bitlis’in en büyük sorunlardan biri de çöp sorunudur? Bu sorunu nasıl çözmeyi düşünüyorsunuz?

Kışın çöp sorunumuz büyük, yazın bu sorunumuz kalmıyor. O anlamda halkımız bizden memnundur. Fakat kışın karla birlikte çöp büyük bir sorun oluyor. Çünkü bizim katı tesisimiz var. Bu hemen hemen hiç bir yerde olmayan bir tesis. Biz ton karşılığında çöp veriyoruz ancak karın bu işin işine karışmaması lazım. Dolayısıyla o yönden bir çöp sıkıntımız var. Ancak başka bir problem var. Bitlis’in içinden geçen bir deremiz var. O derenin içinde ne yazık ki kanalizasyon var, çöp var insanlarımız pisliklerini oraya döküyor.

“BİTLİS DERESİ’NDE ISLAH ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR”

Bitlis deresi ıslah çalışması yapılıyor mu? Islah çalışması yapılırken derenin üstündeki dükkanlar için herhangi bir planınız var mı?

DSİ’nin dere için yaptığı bir ıslah çalışması var. Belediye, DSI, Kültür Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının ortaklaşa yaptığı bir çalışma. Bu proje ıslahtan çok tamamen kanal projesidir. İşte suyu sıkıştırıp duvarları yükselterek akışı sağlamaktır. O derenin etrafında yaklaşık 750’ye yakın iş yeri var. Ve bunlara sormadan çam sitesi denilen yerde iş merkezi yapıldı. Her biri 23 metrekare ve ince uzun kibrit kutusu gibi. Esnaf bunu kabul etmedi ve burada iş yapamayız dediler. O yüzden esnaflar karşı çıktılar ve ısıtma sorunu var. Daha ısıtma sistemini yapmamışlar. Esnaf oraya gitmek istemiyor. Esnaf şunu diyor derenin üzeri açılsın ama biz mağdur edilmeyelim. Biz de o yönde çalışma yapıyoruz. Bitlis çarşısının merkezinde belediyenin yerleri var. O yerleri kademeli olarak dönüştürüp yerine iş merkezleri kurup esnafları da mağdur etmeden derenin üzerini açma çalışması var.

ŞEHİR İÇİNDEKİ CADDE ÜCRETLİ OTOPARKA DÖNÜŞTÜRÜLECEK

En büyük sorunlardan biri de şehir içindeki trafik sorunu. Bu konuda neler yapıyorsunuz?

Şimdi alt yapı çalışmamız var. Altyapı çalışmalarından dolayı bu sorunu geçen sene çözemedik. Çünkü Beddiüzzaman Saidi Kurdi Caddesinde bir çalışma vardı. Trafiği rahatlatmaya çalışıyoruz. Köy minibüslerini, Arap Mevkisi dediğimiz yere yönlendireceğiz. Şehir içi minibüsleri de aynı yere koyacağız. Esnafın araçlarını da yine yine Arap Köprüsü mevkisine yönlendireceğiz. Şehri o şekilde rahatlatıp o caddeyi de kiralık otopark haline getirip trafiği rahatlatmak istiyoruz.

Bir demecinizde “Eğer yakıp yıkacaksanız önce benim dükkanımı yıkın” demişsiniz? Bununla neyi anlamalıyız?

Yani böyle bir demeç vermedim ancak 6-7 Ekim olayları ciddi sorunların olduğu bir dönemdi. Ve bu olaylara sebep olanlar da ortadadır. Eğer bizler kendi ülkemizde yaşayan halkların hassasiyetlerini, inançlarını kimliklerini ciddiye almazsak, onu önemsemezsek insanları sokağa dökmelerini engelleyemezsiniz. Ancak sokağa dökülürken demokratik bir şekilde taleplerini de dile getirmeleri lazım. Ancak zaman olur ki bazı taşkınlıklar olur. Yersiz taşkınlıkların olmaması için elimizden geleni yaptık. Tabi Bitlis bu konuda duyarlıdır. Bizde bu noktada insanlarımızın zarar görmesini istemiyoruz. Göz göre göre insanlarımızın zarar görmesini istemeyiz.

Diyarbakır’da kültür çalışmaları kapsamında dükkanlara ve mağazalara Kürtçe isim verilmesi için teşvik edici çalışmalar yapılıyor. Sizin bu konuda böyle bir çalışmanız var mı?

Diyarbakır Amed’dir. Diyarbakır Belediyesi uzun yıllardır bizim elimizde. Tabi oradaki çalışmalarla bizimkini kıyaslamak mümkün değildir. Tabi bizde bu konuda meclisimizde karar aldık. Belediyemiz içerisinde Kürtçe ve Türkçe dillerini kullanmaya başladık. Kürtçe kurslar başlatarak dersler vermeye başladık. Mahalle ve sokakların isimlerini değiştirerek Kürtçe isimler verdik. Bitlis’in bir tarih kenti olması hedefimizdir. Gerçekten Bitlis’in tarihine baktığımızda Mardin’den farklı bir şehir olmadığını görürüz. Farklı kimliklerin, farklı inançların farklı kültürlerin daha önce yaşadığı bir kenttir.

Malum seçim sürecindeyiz. Sizin de mensup olduğunuz parti olan HDP barajı aşar mı? Barajı aşamazsa ne olur? Alternatif bir oluşum söz konusu olur mu?

Barajı aşamazsa diye bir şeyimiz yok açıkçası. Biz bugünkü şartlarda kesinlikle barajı aşacağımıza inanıyoruz. Bugün gördüğümüz zaman HDP bu sürece cevap olacak bir parti. HDP barajı aşarsa gerçekten Türkiye’de ciddi değişimler olacak. HDP barajı aşmazsa veya kimisi şuanda sıkıştırıyor HDP’yi diyor ki “bağımsız niye girmiyorsunuz”. Tamam da artık bir şeylerin değişmesi ve ciddi bir muhaletefetin olması lazım. Bunu herkes görüyor bu gidişatın, siyasetin değişimi için HDP’nin barajı aşmasını algılamış. HDP barajı aşmazsa diye bir durum yok. Kürtler parlamentoya girmeden önce de siyaset yaptılar. Ama Kürt’lerin şöyle bir talebi var; “Biz parlamenter sistemde demokratik siyaset yapmak istiyoruz.” Ancak ne yazıktır ki 12 Eylül rejiminden kalan bir baraj sistemi 35 yıldır halen sadece ve sadece Kürtler meclise girmesin diye tutuluyor. Kürtler haklarını her defasından koruyarak meclise girmeyi başardı ki haklarını demokratik bir şekilde alsınlar. Ama ne yazık ki sistem, devlet bunu engelledi. Kürtleri ne yazık ki silah kullanmaya mecbur etti.

PKK’NİN SİLAH BIRAKMASI İÇİN KÜRT SORUNUN ÇÖZÜLMESİ LAZIM

Abdullah Öcalan’ın açıklamalarından sonra PKK silah bırakır mı?

PKK’nin silah bırakması için Kürt sorunun çözülmesi lazım. Böyle bir ortamda PKK’nin silah bırakması beklenemez. Çünkü PKK artık Ortadoğu’nun bir gerçeğidir. Kürtlere karşı artık birçok yerden tehdit var ve Kürtler her zaman kendini korumak zorundadır. Savunmaları için de öz güçleri olmalıdır. Türkiye bu noktada adım atarsa, güven verirse elbette ki PKK Türkiye ile sonsuza kadar savaşacak hali yok. Türkiye ile çatışmaz. Türkiye’deki sorunlar biterse o zaman silah bırakma tartışılır. PKK’nin silah bırakması için PKK’nin kongre toplaması gerekir ve bunu sadece PKK belirler.
Kaynak : bitlis.bel.tr

Bunlar da İlginizi Çekebilir
arşiv HABER ARŞİVİ
BİTLİS HABER13 YORUM KURALLARI
Haber İhbarı
Bitlis Nöbetçi Eczaneleri
Bu haber ilginizi çekebilir! Kapat


Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır. Siteadi harici linklerin sorumluluğunu almaz.