Ergezen Kendisi Hakkındaki İddialara Cevap Verdi

> Ahlat 3 Nisan 2014 11:18

Bayındırlık ve İskan eski bakanlarından Zeki Ergezen, Bitlis’in Ahlat ilçesindeki olaylar nedeniyle sağduyu çağrısında bulunarak, “Herkesi sağduyulu olmaya, kardeşlik bağlarıyla kucaklaşmaya davet ediyorum” dedi.

İlçede çıkan olaylar nedeniyle hakkında ortaya atılan iddiaları değerlendiren Zeki Ergezen, Türkiye'nin Aydın geleceği için çalıştıklarını belirtti. Ergezen, "Ahlattaki olayların seçimle yakından uzaktan ilgisi yok. Seçim kendi kuralları içerisinde düzenli bir şekilde yapılmıştır. Sandıklar açıldıktan sonra, sayım bütün yetkililerin huzurunda şaibesiz bir şekilde yapılmıştır. Sandıklar müşahitlerin huzurunda güvenlik güçleri tarafından seçim kuruluna teslim edilmiştir. Seçim kuruluna başta şahsım olmak üzere hiçbirimiz gitmedik. Telefonda açmadık. Seçim kurulu başkanını hiçbir şekilde aramadık. Dolaylıda olsa bir müdahalemiz olmadı. Buna rağmen çok büyük bir yalan ve iftira ile benim seçim kuruluna müdahale ettiğim bazıları tarafından kasıtlı olarak yayılıyor. Bunun çok büyük bir iftira içerdiğini ve bunun arkasına sığınarak ilçenin huzurunu kaçırıp bin yıllık kardeşlik bağlarımızı zedeleyip halkımızı karşı karşıya getirmek istiyorlar. Bu konuda BDP'nin önde gelenlerinden bir ricamız var. Bu yanlış gidişe dur demelidirler" dedi.

"BUGÜNLER GELİP GEÇECEK, YARIN HEPİMİZ YÜZ YÜZE BAKACAĞIZ"

Bugünlerin gelip geçeceğini ve yarın herkesin yüz yüze bakacağını ifade eden Ergezen, "Yarın yüz yüze bakarken rahatsızlık duymayacak davranışlar içinde olmalıyız. Biz hiçbir zaman için özellikle şahsım ayrımcılık yapmadım. İnsanları sınıflandırmadım. Yaratılanı yaratandan dolayı bağrıma bastım. Biz Ahlat'ın ve ülkemizin huzuru için çalışıyoruz. Aydın bir gelecek için çalışıyoruz. Hiçbir Kürt kökenli kardeşim 'Zeki Ergezen ayrım yaptı' diyemez. Biz hiçbir zaman üç beş tane kendisini bilmezin yaptığı tahribatlara kızarak halkımıza sırtımızı dönmedik, asla dönmeyiz. Hiçbir ırk, ırkından dolayı kınanamaz. Allah herkesi eşit yaratmıştır. Halk bu olayları ciddi ciddi sorguluyor. Daha düne kadar bölge halkı için (Özellikle Kürt kökenli kardeşlerimizin), hak ve hukuku için bazı kesimlerin hedef tahtası olmuştuk. Şimdi ne oldu? Dün sizin için başkaları bizi hedef tahtasına koymuştu. Şimdide siz bizi hedef tahtasına koymaya çalışıyorsunuz. Bunu anlamak mümkün değil. Demokrasiye inananlar tehdit kavramını gönüllerinde yaşatamazlar. Bu çelişkilerden ne zaman kurtulacağız. Demokrasi, kuvveti elinde bulunduranlar için mi geçerlidir. Geçmişte bu bölge insanının her acısında, her sıkıntısında yanlarında yer aldık. Bunu ne çabuk unuttular. Biz onların yanında yer aldığımızdan dolayı hala kendimizi birçok ithamlardan kurtaramamışız. Hiç mi bunların bir tanesi hatırlarına gelmiyor. Bunların büyükleri çocuklarına gerçekleri anlatmıyor mu? Biz bölge halkının yanında yer aldığımız için birçok kurum ve kuruluşu karşımıza aldık. Bundan dolayı Rahmetli Prof. Dr. Necmettin Erbakan'nın, Zeki Ergezen'in ve Recep Tayyip Erdoğan'ın başlarına gelmedik kalmadı. Bu dükkanlarımızı yıkanlardan ve onlara destek verenler dün çok mazlum gözüküyorlardı. Bu mazlumiyetlerinden dolayı onların yanında yer aldık. Bundan dolayı mahkemelerde yargılandığımızı, partilerimizin kapatılma gerekçesi olduğu ne çabuk unutuldu. Herkesi sağduyulu olmaya, kardeşlik bağlarıyla kucaklaşmaya davet ediyorum. Biz ülkemizin ve ilçemizin Aydın geleceği için çalışıyoruz. Halkımız inşallah olayları bu sorumluluk içerisinde değerlendirir. Geleceğimizi de buna göre şekillendiririz. Dolayısı ile biz hak yolunda olmak mecburiyetindeyiz. Herkes Peygamberimizin yolunda yürümelidir. O ne demiş ise öyle hareket etmeliyiz. Müslüman Kürt'te, Müslüman Türk'te buna uymak mecburiyetindedir. Tüm Ahlat halkını gönülden kucaklıyorum. Allah'ın rahmeti hepimizin üzerine olsun" şeklinde konuştu.