Bitlis'te 197 düzensiz göçmen yakalandı Bitlis'te 197 düzensiz göçmen yakalandı
Vakıflar Bölge Müdürlüğü'ne ait ve yaklaşık 100 yıllık tarihi olan Şemsiye Camisi'nin restorasyonunda çalışan Hakan Baktagül, taş süslemeciliği alanında Bitlis'te tek olduğunu söyledi. Baktagül, gençlerin meslek sahibi olabilmelerini sağlamak ve taş sanatını tekrar Bitlis'te canlandırmak için SODES kapsamında kurs açtıklarını da ifade etti. Betonarme binaların fazlalaşması ile beraber Bitlis'in gerçek anlamda sivil mimarisinin yok olmaya yüz tuttuğunu belirten taş süslemecisi Hakan Baktagül, 'Amacımız bu sivil mimariyi yeniden ayağa kaldırabilmek ve turizme kazandırabilmek için mevcut yapıları tekrardan eskiye özgü onarmak gerekiyor. Bu binanın yapılması ile SODES kapsamında başlatılan bir proje vardı. Bu proje kapsamında gençlerimizi de yetiştiriyoruz. Sadece benle olacak bir iş değildir. Benim tek istediğim bu sivil yapıları kurtarabilmek, koruyabilmek ve turizme kazandırabilmek için gerekli olan kalifiyeli elamanları yetiştirmektir. Bu bilgiler ya da mesleki eğitimler verildiği zaman ben eminim ki olumlu sonuçlar alacağız ve hep beraber Bitlis'imizi beraber ayağa kaldıracağız. Temennimiz odur ki ildeki bütün sivil mimarilerin ayağa kalkmasıdır' dedi.

Taşlara verdiklerin desenin Selçuklu mimarisinden örnek aldıklarını ifade eden Baktagül, 'Taşlara verdiğimiz desen Anadolu Selçuklu mimarisinin sembolleridir. Bu semboller çok önemlidir. Çünkü bir binayı yaparken çevresindeki bir binanın üzerinde ki motifler örnek alınır ona uygun olarak yapılır. Ben bunu yaparken orijinaline en yakın bir biçimde işleyerek yapıyorum. Taşların üzerindeki desenler sırada ve basit bir desen değil gerçek anlamda binanın güzelliğini ortaya çıkaran motiflerden bir tanesidir. Zaten amacımızda Bitlis'te bunu yapıp başarabilmektir. Bu Şemsiye Camisi 106 yıllık bir camiydi ve yıkık harap bir haldeydi. Bu motifleri buraya uygulayarak sıradan bir restorasyon değil de gerçekte orijinaline yakın bir restorasyon yapabilmek için elimizden gelenin fazlasını yapıyoruz' diye konuştu.

Bu sanata olan merakının 8 yaşındayken dere kenarında bulduğu bir taşla başladığını ifade eden Baktagül, 'Dere kenarında bulduğum bu taşı oyduktan sonra değişik şekillerde objeler yapmaya başladım. Ya da gördüğüm herhangi bir şeyin taklidini yapmaya başladım. Bu da bende bir merak uyandırdı ve taş süslemeciliğine merak saldım. Daha sonra bütün binaları gezdim tarihi eser binalara olan merakım günden güne arttı. Zamanla bunu araştırma gereği duydum. 16 yaşıma geldikten sonra restorasyonu yapılan işlerde çalışmaya başladım. Buralar benim için bir okul gibi oldu. Eksiklerimi yavaş yavaş giderirken bu sanata olan düşkünlüğümü ise günden güne ilerlettim. Bundan sonraki çalışmalarımda ise kendime ait çalışmalarım olacak. Ama tamamen yapacağımız çalışmalarda Bitlis'in yöresel motiflerinin aynısı olacak' dedi.