Bitlis’in Hizan ilçesine bağlı ve merkeze yaklaşık 100 kilometre uzaklıkta bulunan Hacı Mehmet Köyü, hem tarihi dokusuyla hem de doğal güzellikleriyle dikkat çekiyor. Üst üste inşa edilmiş taş evleri, yeşillikler içindeki doğası ve içinden geçen deresiyle adeta kartpostallık görüntüler sunan köy, son yıllarda doğa turizmi meraklılarının uğrak noktası haline geldi.
Yüzyıllara dayanan geçmişiyle köy, sadece tarih meraklılarını değil, aynı zamanda fotoğraf sanatçıları ve gezginleri de cezbediyor. Köyün içinden akan ve Botan Çayı’nın bir kolunu oluşturan dere, hem görsel zenginlik sağlıyor hem de köy halkının tarım ve hayvancılıkla olan bağını güçlendiriyor.
Ankara’da yaşayan Ahlatlı fotoğraf sanatçısı Şahin Şerefoğlu, köyü ve yanı başından akan dereyi fotoğraflamaktan büyük zevk aldığını ifade ederek, "Ben Ahlatlıyım Ankara’da yaşıyorum yaz aylarında Ahlat’a geldiğim zaman Bitlis ve köylerinin inanılmaz güzel fotoğrafları var bizlerde doğa severler olarak fotoğraf çekmek için geziyoruz. Bugünde Bitlis’in Hizam ilçesinin Pervari’ye sınır olan Hacı Mehmet Köyüne geldik. Bu köy çok eski zamanlarda hora taşlarla yapılan bir köy. Botan çayının da bir kolu olan nehrin kenarında inanılmaz güzel görüntülere sahip olan bir köyümüzdür. Arkadaşlarla çok güzel kareler yakaladık. Herkesin de gelip bu güzelliklerden faydalanmasını öneriyoruz" dedi.
Ahlat Fotoğrafçılar Derneği Başkanı Özkan Olcay, ise fotoğraf arşivlerine böylesine güzel kareler eklemekten dolayı çok mutlu olduğunu ifade ederek fotoğraf ve doğa severleri bu köyü görmeye davet etti. Olcay, "Bugün de fotoğrafçı dostlarımız ve gezgin arkadaşlarımızla beraber Hizan’ın en ücra köyü olan Hacı Mehmet Köyüne geldik. Bu köyümüz Siirt sınırına yakın bir köyümüz. Ama doğal güzelliği ile ön plana çıkan bir köyümüz. Hemen önünde akan güzel bir dere var. Üst üste yapılı taş evler. Çok güzel muhteşem görüntüler sunuyor bize. Bizler de bu güzelliği fotoğrafladık. Dronla görüntüledik" dedi.