Bir Anadolu Şenliği mi, Bir Anadolu Yozlaşması mı?

Kentimizde 22-28 Eylül tarihleri arasında, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın öncülüğünde “Bir Anadolu Şenliği” adı altında festival düzenlenecek.

Evet, "insanların eğlenmeye, stres atmaya, sosyalleşmeye hakkı var." Eyvallah. Buna bir şey demiyoruz. Ekonomik buhranlar yaşayan, hayatın zorluklarıyla mücadele eden halk, elbette nefes almak ister. Fakat sorunun özü eğlenmek değil; eğlence adı altında toplumun değerleriyle uyumlu olmayacak şekilde festivallerin yapılıyor olmasıdır.
Her ne kadar eleştirsek de STK'lar, kanaat önderleri ve benzeri çevrelerden tepkiler gelse de bu şenlik yapılacak. Bir defa bunu kafalarına koymuşlar. Artık yapmayın demenin bir anlamı kalmamış. En azında yaparken, Anadolu insanın kültürüne, tarihine, örf ve adetlerine, inancına uygun yapılmasını temenni ediyoruz.

Ha bu ara söyleyeyim. Milletin kafası gerçekten karışık. Ne yapacağını, neyi destekleyip, neye karşı çıkacağını kestiremez hale gelmiş.
Gazze’de açlıktan her gün onlarca çocuk ölürken, Kudüs işgal altında inim inim inlerken, ülke olarak tehdit altındayken, kalkıp “Neden festival yapıyorsunuz” demiyorum. Çünkü böyle bir duyarlılığınız olsaydı zaten bu etkinliği en azında bu süreçte planlamazdınız.

Selahaddin-i Eyyubi’nin, “Kudüs işgal altındayken ben nasıl gülebilirim ki? hassasiyetini sizden beklemek de beyhudedir.
Ama şunu beklemek hakkımız. Kültür adı altında yozlaşmayı dayatmayın. Kadim bir medeniyetin mirasçılarına “şenlik” adıyla yozlaştırılmış bir kültürü giydirmeyin. Hele hele bunu “Anadolu” gibi yüzyılların yükünü taşıyan bir kavramın altına saklanarak yapmayın.

Çünkü bu yapılan, “Bir Anadolu Şenliği” değil; olsa olsa “Bir Anadolu Kültürel Yozlaşması”dır. Kültür Bakanlığı'na şunu sormak istiyorum; bu şenliklere milyonları harcıyorsunuz. Eyvallah. Neden Bitlis'te kültürel mirasımız olan tarihi yapılarımızı restore etmeye gelince, "bütçe yoktur" bahanesinin arkasına saklanıyorsunuz?
Neden ekonomik nedenlerle, ödenek çıkarılmadığı veya çıkarılan yıllık ödenekler bir sabah kahvaltınızı karşılayamayacak kadar az olduğu için 21 yıldır tarihi Bitlis

Kalesi'ni ziyarette açmıyorsunuz? Neden kültür envanterlerimizde bulunan yüzlerce yapı kaderine terk edilmiş durumda? Kendi kaderine terk edilen onlarca sayacağımız kültürel mirasımız var.

Evet, Bitlis'i ziyaret ederken neden Bitlis Kalesi'ne olan ziyaret programınızı iptal ettiniz? Neden yıkılan yüzlerce yıllık tarihi mekan ve yapıları ziyaret etmediniz? Şenlikleri yaparken, biraz da bu alanlara yoğunlaşırsanız daha hayırlı olur diye düşünüyorum. Selam ve dua ile…