Ancak bu dağın en büyük iddiası, İslam ve Erken Hristiyanlık geleneğinde yer alır: Tufan sonrası Nuh'un Gemisi'nin buraya indiği inancıyla bilinir.
İsmin Kökeni ve Tartışmalar
Cudi Dağı'nın ismi, kökeni hala tartışmalı bir konudur. Bazı kaynaklar bu ismin "Kürt Dağı" anlamına geldiğini savunurken, diğerleri "cömertlik" anlamına gelen "cûd" kökünden geldiğini öne sürerler. Sümer yazıtlarında "Gudi" ve Babil yazıtlarında "Kurti" olarak geçer. Aramiler ise bu dağa "Qardu" adını verir ki bu, "Kürt" kelimesinin Asur dönemi karşılığıdır.
İslam'da ve Kur'an'da Yeri
İslam inanışına göre, Nuh Tufanı sonrasında Nuh'un Gemisi bu dağın üzerine oturmuş ve Kur'an'da da geminin Cudi Dağı'na oturduğu belirtilir. Hûd Sûresi'nde, "Ey yeryüzü! Yut suyunu. Ey gök! Tut suyunu" denir ve su çekildikten sonra geminin Cudi Dağı'na oturduğu ifade edilir. Kur'an tefsirlerinde Cudi Dağı'nın Musul'a yakın bir yerde olduğu belirtilir.
Nuh'un Gemisi ve Cudi Dağı
Cudi Dağı, tarihsel bir öneme sahiptir ve Nuh'un Gemisi'nin iniş yeri olarak kabul edilir. Geminin Ağrı Dağı'na indiği inancıyla karıştırılsa da Cudi Dağı, tarih boyunca Nuh Tufanı sonrasında geminin inmesi ve insanların barınması için uygun bir yer olduğu nedeniyle bu iddiayı sürdürür. Heştan Köyü, Cudi Dağı'nın eteklerinde yer alır ve Nuh'un gemisinde bulunduğuna inanılan seksen kişiye atfen "seksenler" anlamına gelen bir isme sahiptir.
Dağın İklimi
Cudi Dağı, kurak bir bölgede yer almasına rağmen yüksek kesimleri yoğun yağış alır. Bu nedenle 1,500 ila 2,000 metre yüksekliklerinde çam ve meşe ormanlarına sahiptir. Dağın Türkiye-Irak sınırına yaklaşık 15 km mesafede olduğu ve elips biçiminde olduğu bilinir. Cudi Dağı üzerinde 2,000 metreyi aşan dört zirve bulunur ve bunlardan biri 2,017 metrelik yüksekliği ile "Nuh Peygamber Ziyaret Tepesi" olarak adlandırılır.
Cudi Dağı, doğası ve tarihi inançlarıyla büyüleyici bir dağdır ve bu bölgede gezginler için keşfedilecek birçok ilginç nokta sunar.
