Mahmut TOPRAK / Muhammed ÇALIŞKAN

MAHMUT TOPRAK 1 Aralık 1992 yılında Ş.urfa’da doğdu ilk, orta ve lise eğitimini Ş.URFA da tamamladı. 2011 yılında Bitlis Eren Üniversitesi sağlık yüksekokulunu kazandı, halen Bitlis Eren Üniversitesi 4.sınıf öğrencisi olarak eğitim hayatına devam etmektedir… MUHAMMED ÇALIŞKAN 5 Ocak 1993 yılında Ş.urfa’da doğdu ilk, orta ve lise eğitimini Ş.URFA da tamamladı. 2011 yılında Bitlis Eren Üniversitesi sağlık yüksekokulunu kazandı, halen Bitlis Eren Üniversitesi 4.sınıf öğrencisi olarak eğitim hayatına devam etmektedir…

Halkın Kararı, HDP'nin Zaferi

13 Yıllık ak parti iktidarı, ilk defa bir seçimden tek başına iktidar olamadan çıktı.

A
a

Dışarıdan bir seçmen gözüyle baktığımız zaman, açık ve net olarak görüyoruz ki: Ak parti merkez teşkilatı iyi örgütlenip, çalışırken, çeperlere inildikçe zafiyet yaşadığı,  döngünün dış çeper elemanlarının hatalar silsilesiyle, özellikle; doğuda ki seçmeni bu seçimlerde konsolide edemediğini gördük. Özellikle doğu teşkilatlanmasının aşırı rehavet ve güç zehirlenmesi yaşaması kendisini özne olarak görüp, partiye gönül vermiş seçmenini nesne konumuna alarak kendi seçmenini küstürmesi ak partinin HDP’ye kayan oylarında en önemli sebep oldu.
 
Ak parti Lider Erdoğan’sız bir seçimde, ne doğuda ne batıda oylarını arttıramadı ve bu gösteriyor ki; lider değişimi bir partiyi aşağılara çekecek trendi örnekliyor. AK PARTİ teşkilatının çok hızlı bir şekilde partide yeniliğe, teşkilat elemanlarını yeni kanlarla yeni simalarla değiştirmeye muktedir olduğu görülüyor. Değişimi ve yeni Türkiye doktrininden ziyade öncelikli olarak yeni ak parti değişimini gösteremezse ve bu seçimi doğru okuyup, halkın isteklerine doğru talepler üretemezse ANAP-DP kaderine doğru sürükleneceği tahminleri azımsanmayacak ölçüde ortadadır.
 
Ak partinin kaidelerine göre kesinlikle hiçbir partiyle koalisyon yapmayıp meclise giren diğer üç partiye: ‘Buyurun, hükümeti kurun.’ Diyeceği, açık olarak görülüyor. Koalisyon ortaklığı beklenen diğer üç partiden özellikle, HDP-MHP ortaklığının olması durumu,  yıllardır dillendirilen kutuplaşma kavramını bozacaktır. Çünkü tabanlarının bilumum olarak birbirinden haz etmediği partilerin koalisyon ortaklığı Türkiye’de kutuplaşmanın siyasi liderler bir yana halk arasında söylendiği gibi olmadığın ispatı olacaktır .  Önümüzdeki günlerde koalisyon olasılarına dair partilerin kulis haberleri gelmeye başlayınca neler olabileceğini daha net olarak görebileceğiz.
 
 
BİZLER HDP BİZLER MECLİSE ile, BARAJ YIKILDI
 
Öncelikle: Eğer bir yarış ya da rekabet var ise kaybedenin, kazananın tebrik etmesi ve hiçbir tahrik ve hakarete maaruziyet vermeden, yanlışlarını ve yaptıklarını düşünerek, nerede hatalar yaptığına bakarak, hareket etmesi en mantıklı davranıştır. Kaybeden: Hırsızlık yapıldı, haksızlık yapıldı, yakılsın, yıkılsın edaları ile yeri göğü inletmenin hiçbir fayda vermediği aşikârdır.
 
Seçimler seçimler, diye diye günlerdir adeta meydan muharebesine girilecekmiş gibi algı pompalaması ile insanların öfke birikmesine ve o öfkelerini ve enerjilerini seçim sonuçlarına yansıtacaklarını düşünmeden hareket edilen bir yarış gördük, bunun ne kadar tehlikeli olduğunu herkesin öğrendiğini umuyoruz.
 
Şimdi seçim sonuçlarına gelirsek, destekler veya desteklemezsiniz, adeta vura vura, barajı aşmadı, adeta patlattı diyebileceğimiz bir zaferle çıkan HDP’yi tebrik etmemiz gerekir. Herkes çalıştığının hakkını alır, her ilde teşkilatlanarak her kesime kucaklayıcı bir jargon ile çıkan ve onu seçmenlere anlatabilen bir çizgide yürüyen HDP bunun meyvesini aldı diyebiliriz. Ancak emanet olarak aldığını unutmamak gerekir, bu emanet oylarını veren Kürtler veya diğer farklı, fikirsel grupların her an, o emaneti alacağını unutmamak gerekir.
 
Aslında bu seçimin tek galibi haksız olarak konulan yüzde on barajını aşan HDP’dir. Bundan sonra HDP çoğunluklu bir grup ile mecliste ve milletvekili kazandığı yerlerde yapacakları ve pratikte nasıl hareket ettiklerine bakarak, seçmenin ona göre verdiği oyun hakkını iade edebilirse, bundan sonra yerinde sayan CHP’nin koltuğuna talip olabilir. Diyarbakır’da ki, alçakça ve haince saldırıdan sonra, yüzlerce yaralının ve ölen o masum insanların mücadeleleri de unutulmadan, o duygu durumu üzerinden kurulan sandıkların, adeta içinden çıkan oylar ve verilen oylar onlara birer vefa borcu niteliğindeydi.
 
Bundan sonra İNŞALLAH: Hiçbir mazlumun ağlamadığı, hakkın yerini bulduğu, hiçbir şahsiyetin, harama el uzatmadığı, yarınlar olur, hakkın ve hakikatin galip geldiği bir medeniyetin inşası için ders olur. İstesek de istemezsek de muhakkak adil düzen ve hakikat düzeninin, nurunu tamamlayacağından şüphemiz yoktur.
 
NOT: KAZANANI TEBRİK ETMEYİ ÖĞRENİN Kİ, YARIN SİZ KAZANDIĞINIZDA ONLARDA SİZLERİ TEBRİK ETSİN, HAKARET EDEREK HİÇ KİMSEYE FAYDA GELMEZ…TEBRİKLER HDP…
 
NOT: İNANANLAR HİÇBİR ZAMAN MAĞLUP OLMAZLAR, BİR SÜRELİĞİNE İMTİHAN OLURLAR…

arşiv HABER ARŞİVİ
BİTLİS HABER13 YORUM KURALLARI
Haber İhbarı
Bitlis Nöbetçi Eczaneleri
Bu haber ilginizi çekebilir! Kapat


Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır. Siteadi harici linklerin sorumluluğunu almaz.