Düşünce Akademisi İstanbul'daki terör saldırısını kınadı

Kategori: Bitlis - Tarih: 12 Aralık 2016 00:24
Düşünce Akademisi İstanbul'daki terör saldırısını kınadı

10 Aralık Cumartesi günü gecenin geç saatlerinde İstanbul’un Beşiktaş ilçesinde meydana gelen terör saldırısında 30 polisin ve 8 sivil vatandaşın şehit edilmesi üzerine tepkiler devam ediyor.

Beşminare Düşünce Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Durer, İstanbul’da yaşanan bu terör olayını nefretle kınadığını bildirdi. 

Durer, yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi. İstanbul’da ki hain terör saldırısını nefretle kınıyorum. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır, yaralı vatandaşlarımıza da acil şifalar diliyorum. Her defasında ciğerimizi yakıyorlar. Allah’ta onların ciğerini yaksın. Dedi

Serdar Durer sözlerine devamla; Uzun bir süredir katıldığım çeşitli çalıştaylarda hep şu ifadelere yer verdim. Değişen Dünyanın Siyasal Dengelerini, Nükleer Enerji Politikalarını ve bu eksende yer alan Türkiye’nin durumuna sürekli vurgu yaptım.  1900’de sadece bir milyar dokuz yüz milyon olan Dünya nüfusu, 116 yılda üç misli artarak neredeyse altı milyara ulaştı. Teknolojik gelişmeler zaman ve mekan fikrini değiştirmiş mesafe olayı kaybolmuştur. İki Dünya savaşında 200’ü aşkın bölgesel savaşlar olmuş, yüz milyonu aşkın insan ölmüştür. Başta nükleer olmak üzere kitle imha silahları geliştirilmiş, savunmada teknoloji ön plana çıkmıştır. Yine bu yüzyılda sağ ve sol faşizmin yükseliş ve tükenişi yaşanmıştır. Bölgemizdeki yer altı kaynakları büyük güçleri sürekli buraya çekmekte ve bölgemiz sürekli istikrarsızlaştırılmaktadır. Gizli ve açık menfaat mücadelesi bulunmaktadır. Dünya’daki en büyük silahlanma yarışı Orta Doğu’dadır. Orta Doğu üzerine oynanan oyunların, özelikle Fırat’a kadar olan topraklara göz dikmiş olan güç odaklarının stratejilerine karşı, strateji ve taktik geliştiren merkezi hükümetin azami gayreti takdire şayandır.

9 Kasım 1989’da Berlin duvarının yıkılmasıyla Avrupa’nın bölünmüşlüğü son bulmuş, 3 Ekim 1990’da Almanya birleşmiş, Sovyet imparatorluğunun 21 Aralık 1991’de dağılmasıyla bir takım ideolojik ve askeri tehditler ortadan kalkmıştır. Yâda öyle bir süs verilmiştir. Dünya soğuk savaş sonrası gelişmelere henüz ayak uydurabilmiş, yön verebilmiş değildir. Sanayileşmiş memleketler, kazanılmış menfaatlerini koruma çabası içerisindeler. Ülkemizin acilen bir dış milli menfaatler haritasına ihtiyacı var. Bu milli menfaatlerimiz hususun da, vatandaşımızın da bilinçlendirilmesi gerekmektedir. 

İstanbul’un fethinden 39 yıl sonra keşfedilen Amerika’nın bugün Dünya’ya yön verdiği bilinen bir gerçektir. Amerikan dış işleri bakanlığı göstermelik bir kurumdur. Amerikan dış politikasına yön veren, “Amerikan Dış İlişkiler Konseyi” Yani gizli Dünya örgütü CFR’dir. Tamamı Siyonistlerden oluşan bir örgüttür. Tek global güç olan Amerika ile ilgili şu tespitimi de paylaşmak istiyorum; Amerika şimdiye kadar silah kullanarak toprak kazanmış değil, Alaska’yı Ruslardan, Louisiana’yı Fransızlardan satın aldı. Dünya’nın bu tek global gücü, gücünü nasıl muhafaza ediyor? Sorusunun cevabı, milletleri çarpıştırmasında saklıdır.
 
Dünya’yı görmek boy, gözlük, dürbün işi değil, bir kültür meselesidir. Lüzumsuz konular, kısır çekişmeler, siyasi kavga içinde kaybolan idareciler, değil yarını, önlerini bile göremiyorlar. Tabi bazılarının da görmek için boyları yetmiyor.  Ülkemizde kuvvetlerin yetki ihtilafı ve didişmeden vazgeçip milletle bütünleşmesi, emrinde ve yanında olması gerekmektedir. Yani politika sadece akla, kara kavgası, mevzileşmek ve birbirlerine her sabah ateş etmek değildir. Politika fikir yarışması, bir tez, antitez meselesidir. Üzülerek görüyoruz ki ülkemizde yıllardır hem ana muhalefet partisi, hem de diğer muhalefet partileri, hükümetin hızını artırmak yerine her defasında birçok olumlu ve güzel işin önüne geçiyorlar. Buda Türkiye aleyhinde olan çeşitli güç odaklarının işine yarıyor. 
 
Bütün insanlar için Dünya’daki en büyük tehditlerden biri hatta birincisi nükleer silahlanmadır. Nükleeri, ilk kez Hiroşima ve Nagazaki’de kullanan Amerika, bugün bazı ülkelerin Dünya’yı Nükleer ile tehdit ettiklerini iddia etmekte olup, muhtevası derin bir nükleer politikası izlemektedir. 
 
Son olarak şunu ifade etmekte yarar görüyorum. Ülkemizde sürekli cereyan eden bu ve benzer terör olayları, bundan sonra da devam edecek gibi görünüyor. Çünkü bu işlerin müteahhitleri iflas etmedikçe, taşeronları da bitmeyecektir. Çok uyanık olmalı, milletçe el elle, omuz omuza, yürek yüreğe olmalıyız. Şeklinde konuştu.  

 

https://www.bitlishaber13.net/haberprint/dusunce-akademisi-istanbul-daki-teror-saldirisini-kinadi-9481.html